Cebren çay dağıtıyordu sanki,
Balık sırtı olmuş çay bahçesinde,
Cırtlak sesli, uzun boylu garson.
Köşede bir masa, dört kişi.
Hepsi birbirine yabancı;
Nüfusa gelmiş acele ile asık suratlı,
Adliyeye gelmiş mirasyedi hippi,
Elinde gazetesi ile müdavim kamburu çıkmış bir emekli
Ve elinde bir kitap,
Arşınlayarak yarılamış kitabı,
Üçüncü paragrafta vuruldu çocuk. Elzem oldu,
Bir sigara yakmak ihtiyara.
Bilmem kaçıncı bu,
Saat başı kaidesi delinmiş, üç yıldır.
Biraz kulak kesildi gayrısından olan,
Şu üç garaibe.
Dededen kalma saatini çevirdi, baktı.
Öğlen paydosu biteli,
Çeyrek saati geçmişti.
Kar da yağdı.
Aldırmadı.
Söyledi bir şeyler, duyulmadı.
Duyulmadı mı?
Bağırmadı mı?
Yoksa bir türkü mü çağıldadı, sessizce?
Bizim yerel ama meşhur ihtiyar.
2 Yorumlar
👏👏
YanıtlaSil👏🌷
YanıtlaSil