Ad Code

Responsive Advertisement

Kitapların Tesiri Nasıldır?


 Kitaplar Üzerine

  Hepimizin gündelik hayatta en sık karşılaştığı kavramlardan biri de "kitap"tır. Peki, kitabı ne kadar tanıyoruz ve ne kadar biliyoruz? 

  Kitap kelimesi Türk diline Arapçada yazmak anlamına gelen ketebe fiilinden türeyen ve yazı olan ve kaplı olan belge anlamına gelen kitap kelimesinin aynısı şeklinde geçmiştir. Kitap kelimesine Arami dilinde de rastlanılmaktadır. Kitap; Aramicede "dikiş dikme, bağlama, raptetme ve yazı yazmak" anlamlarına gelmektedir. Terminolojik olarak kitap Türkçe'de; içinde yazılı yaprakları barındıran, belirli bir sayfadan az olmayan ve insan hayatını ilgilendiren bütün konular üzerine olan düşünceleri barındıran sayfalar bütünüdür.

  Matbaanın yaygınlaşması ve gelişenn teknoloji ile birlikte basılan kitap sayısı her gün artmaktadır. Yılbaşından bugüne kadar geçen yarım yıllık süreç içerisinde 1.5 milyona yakın kitap basılmıştır. Bütün bunların yanı sıra dijital ortamda da kitaplar, dergiler ve makaleler yayımlanmaktadır.

  Şu ana kadar yapılan söylemler kitap kavramını formel bir şekilde bize tanımlamaktadır. Peki, bizim kitaba yaklaşımımız nasıldır? Burada bizim yaklaşımımızdan kasıt genel geçer bir yargı olmayıp, bugüne kadar müşahede edilenlerin neticesidir.

   Ülkemizde kitap denildiği zaman akla, ilk olarak malesef öğretim kurumlarında kullanılan ve içinde ekseriyetle teorik öğeleri barındıran kaplı kitaplar gelmektedir. Bu kitapları idrak etmekteki asıl amaç, materyalist bir düşüncenin sonucu olan devlet kademelerine yerleşmektir. Çünkü burada öğretilen bilgiler, gündelik yaşamı daha yaşanılır kılan ilkeler olmasına rağmen, bunların zihinlere zerk edilmesindeki asım amaç toplumda itibar gören statülere yerleşmektir. 

  Peki, düşünsel olarak kitap bizim için ne ifade etmektedir. Bizler kitaplar hakkındaki bilgileri; bazen başka bir kitaptan, başka bir insandan, duyduğumuz bir konuşmanın sonucunda duyarız. Bu haberdar olmanın neticesinde kitaba karşı bir tavır takınırız. Bu tavır bazen o kitabı okumak ile sonuçlanırken bazen de sadece bir imge olarak zihnimizde kalmaktadır.

Kitap, biz onu okuyana kadar özne konumunda değildir. Biz onu okumaya başladığımız andan itibaren artık özne, kitabın bizatihi kendisidir. Artık o, bizim ruh dünyamızı tanzim eden bir ilke konumundadır. Kitabın hangi türde olduğu önemli değildir. Günümüzde cafcaflı ciltlerle hedonist kültürü zihinlere enjekte eden kitaplar da buna dahildir. 

 Sonuç olarak bu denemeye başlığı olan kitaplar mı daha müessir yoksa insan mı sorusu şu şekilde bizce cevaplanabilir. İnsan kitabın sayfaları çevirmeye başladığı ana kadar özne konumundadır. Ancak insan, kitabın ilk sayflarını çevirdiği andan yaşamının sonuna kadar özne olma vasfını kitaba kendi iradesiyle vermiş bulunmaktadır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar

Ad Code

Responsive Advertisement